Esas uğruna usulü derdest etmişti vakti devrinde malum yapı. Zamanın hocaefendisinin (!) yarı dini yarı mafyatik mentalitesi uğruna kimler heba olmadı? Gerçi en sonunda kendi de heba oldu ama bu ona yardım edenlerin vebalini ortadan kaldırmaz!
Balyoz, Sarıkız, Ergenekon derken bütün davalar sonuçlandı, itham edilenler beraat etti ama sürecin içinde bu durumdan psikolojik olarak etkilenip intihar edenler, general olması muhtemel Dursun Çiçekler, Engin Alanlar ve nice kahraman paşalar içerde gizli tanık marifetiyle özel yetkili savcı kumpasları ile içerde tutuldu. Bunların yenen haklarını kim verecek! Bu vebalden kim kurtulabilir? Hele ki ölenler, öldürülenler, aileleri mağdur edilenler…
Muammaya yelken açan kaptan ortada yok, üst düzey mürettebat güvenli limanlarda keyfe mâşâ yaşıyor yurt dışında…
Onlara yağ çekmekte yarış eden yurt içi yağdanlıklar da sığınacak liman buldu!
Pişkin pişkin akıl danelik yapanlar, kahramanım diyenler, yuhaladıkları medya kanallarına U dönüşü yaparak kapak atanlar postu serenler…
Daha da ironik ve dahi trajik olanı, bunlara inanıp yanıbaşında tutanlar ve basiret perdelerini kapatan aydın geçinen kalem erbabı solcular….
Eski düşman dost olmaz arkadaşım, eski dost da düşman olmaz! Önce bunu anlayın… Kendinize gelin ve düne kadar size selam vermeyen nerdeyse ana avrat küfür edenlere kırmızı halı sermeyin!
Karşı mahalleye bu şekilde yaranamazsın, o kişilerin çoğunun mahallede karşılığı yok zaten! Onlar defolu ürün çünkü! Zaten işe yarayan birilerini size göndermezler…
Sağ kesime doğrudan -miting ve medya kanalı ile değil !- el ele gönül gönüle yüzyüze muhataben yaklasacaksın!
Teşkilatını ona göre belirleyeceksin, at hırsızı kılıklı tipleri il ve ilçe başkanı yaparak, ağzından köpükler çıkararak adeta havlarcasına konuşanları baştacı etmeyeceksin!
Hiçbir şey bilmiyorsun, bilmediğini de bilmiyorsun, işin kötüsü bu!
Atalar boşuna dememiş, “Akılsız köpek,yayla yolunda gocar!” diye.