Herkes çok biliyor da ondan!
Herkes allâme , herkes şeytan, herkes subay, paşa, general!
Kimse asker değil, olsa da az!
Askeri subayından az olan ordunun savaş kazanması mümkün mü?
Herkes karanlıktan şikayetçi, mum yakacak adam yok!
Herkes firavuna karşı ama Musa’ya destek veren yok!
Herkes çay içmek istiyor ama demleyen yok!
Demleyen olsa velev ki çayları dağıtan yok!
Dağıtan bulunsa bulaşıkları yıkayan yok!
Herkes herşeyi istiyor ama elini taşın altına kimse koymuyor! Herkes “nişan al ateş!” diyor ama nişan alacak asker hani!
Bir Türk sigara içer, iki Türk tavla oynar, üç Türk darbe yapar şeklinde vaktinde bir ironi vardı. Aynı minvalde, bir solcu kitap okur, iki solcu tartışır, üç solcu parti kurar şeklinde de Türk siyasetinin ironisi var!
Susan yok, herkes konuşuyor! Susanı da eleştiriyor, çok konuşanı da eleştiriyor! Memnuniyetsizlik dizboyu!
Moral bozma solun olmazsa olmazı… Ağzına geleni aklına geleni hemen söyleme, düşünüp tartmadan tezgaha çıkma ve rezil olma…
Sağ koyun ise sol da inatçı katır! Ne farkı var! Koyun koça tabi, meraya ortak az ya da çok!
Bu inatçılık yüzünden solun kaderi yük taşımak! Kaybedenler kulübünün seçkin üyesi olabilir ancak! Kazananlar kulübünün sıradan müşterisi olamaz burnu büyük solcu!
Herkes hain, herkes cahil elitist solcuya! Her yer Kadıköy, Çankaya, Beşiktaş,İzmir… Boğaza karşı viski yudumlarken memleket nutukları atmak kolay ama denizden çıkıp sandığa oy kullanmaya gelmek zor!
Taşrada, köylerde dahi ilçelerde müşahit bulamıyoruz monşer haberin var mı senin? Havana purosu içerek halkı anlamak mümkün değil, bağdaş kurup hiç köylünün sofrasına oturup yemek yedin mi? Sen kim halkçı olmak kim? Halk denince HALK TV anlayan şaşkın bir zümresiniz!
Var mı harman zamanı köylünün imdadına koşan bir vekil? Eline diren alıp patosa saman atan ya da en azından bu ortamlarda bulunan, çiftçinin sorunlarını yakından hisseden?
Halkın partisi halkın içinde ne zaman olacak? Halka rağmen halk için bir siyasete seyirci kalanlar da bu işin bu suçun ortağıdır.
Canbaza bak diyerek saman altından su yürütenlere halk itibar etmiyor. Farklı olan yoksa , farkı farkettiren yoksa herkes, kendi hırsızını kutsar.Hiç mi duymadınız “Kendi kötümüz, elin iyisinden iyidir!” diye…
Duymazsınız,duyamazsınız, fanusundan çıkmayan akvaryum balıkları sizi…Kendi akvaryumunu okyanus sanan zavallı balık gibisiniz.Sarılın, akvaryumun camına, büyüsüne, siz de biliyorsunuz oradan çıkarsanız bütün foyanız dökülecek, fiyakanız bozulacak!
Dışarda gerçekler acı, acıtan gerçekler süslü akvaryum balıklarına yakışmaz. İçinden havlayan köpeklerin kurt sürüsünü korkuttuğu nerede görülmüş?
Eleştirmek kolay yapmak zor çünkü!