HALKWEBYazarlarCHP ve Temiz Siyasetin Zorunluluğu

CHP ve Temiz Siyasetin Zorunluluğu

Mikayil Dilbaz
Mikayil Dilbaz
Avukat, Hukuk Doktoru, BJK Kongre Üyesi

Yolsuzluk gölgesindeki bir siyasi yapı, ne kendi misyonunu yerine getirebilir ne de milletin güvenini yeniden tesis edebilir.

Az önce tanımlanan videoda eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun sosyal medya üzerinden yaptığı açıklama, CHP açısından bir uyanış çağrısı niteliği taşıyor. Bu açıklamada Kılıçdaroğlu, partinin tarihî misyonu bakımından olduğu kadar, siyaset etiği açısından da önemli vurgu ve taleplerde bulunuyor.

Kılıçdaroğlu’nun temel mesajları şu başlıklar altında özetlenebilir:

– CHP’nin bir “siyaset kurumu” olmanın ötesinde, devleti ve cumhuriyeti koruma iradesinin taşıyıcısı olduğu,
– İlk misyon olarak siyaseti “temiz tutmak” ve hesap sorma hakkını kullanabilmek için öncelikle hesap verme kültürünü benimsemek gerektiği,
– Partinin yolsuzluk, rüşvet ve bu tür ilişkilerle anılamayacağı; iddialar karşısında derhal arınması gerektiği,
– CHP’nin devlete yön gösteren ve uzun vadeli stratejik bir aklın temsilcisi olması gerektiği,
– Siyaset üstü bir bakış açısıyla hareket ederek milletin çıkarını merkeze alması gerektiği.

TEMİZ SİYASET NEDEN ŞART?

Türkiye’nin güncel siyasal, ekonomik ve toplumsal zorlukları ortadayken, siyasi partilerin güvenilirliği daha da önem kazanmış durumda. Temiz siyaset yalnızca yolsuzluktan arınmış olmak değil; şeffaflık, hesap verebilirlik ve siyasi etik kurallarına sadakat anlamına gelir. CHP açısından bu, hem tarihsel kimliğin bir gereği hem de toplumsal güvenin yeniden tesisi için zorunluluktur.

Kılıçdaroğlu’nun “derhal arınmalı” vurgusu, yalnızca içe dönük bir eleştiri değil, aynı zamanda milletin beklentisinin yüksek olduğunun işaretidir.

CHP İÇİN ARINMA NE ANLAMA GELİYOR?

Arınma, aşağıdaki somut adımları içerir:

– Parti içi mali ve idari süreçlerin şeffaflaştırılması,
– Yerel yönetimler ve merkez teşkilatında etik standartların yükseltilmesi,
– Hesap verme kültürünün kurumsallaşması,
– Karar alma süreçlerinde toplumsal faydanın esas alınması.
Bu bağlamda “hesap sormak için hesap vermekten kaçınmamak gerekir” ifadesi kritik bir eşiktir.

CHP’NİN DEVLETE YÖNELİK MİSYONU

Kılıçdaroğlu’nun videoda vurguladığı bir diğer önemli nokta ise “CHP devlete istikamet çizer” sözleridir.

Bu doğrultuda:
– CHP yalnızca seçim süreçlerine odaklanan değil, uzun vadeli devlet politikalarına yön verebilen bir yapıya kavuşmalıdır,
– İç ve dış politikada yol gösterici bir konum üstlenmelidir,
– Kutuplaşmayı büyüten değil, milletin ortak çıkarını merkeze alan bir siyasi söylemi güçlendirmelidir.

ÖNERİLER

1. Parti içi etik kurul güçlendirilmeli ve yaptırımlar şeffaf şekilde uygulanmalıdır.
2. Yolsuzluk iddiaları beklenmeden araştırılmalı ve sonuçlar kamuoyuna açıklanmalıdır.
3. Yerel yönetim ve merkez teşkilatında mali raporlar erişilebilir hale getirilmelidir.
4. CHP uzun vadeli devlet vizyonuna dayalı siyaset üretmelidir.
5. Temiz siyaset partinin süreklilik arz eden kimliği haline getirilmelidir.

SONUÇ

CHP, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu iradesinin temsilcisi olarak, sıradan bir siyasi parti değildir. Bu nedenle “temiz siyaset” bir tercih değil, varoluşsal bir zorunluluktur. Yolsuzluk gölgesindeki bir siyasi yapı, ne kendi misyonunu yerine getirebilir ne de milletin güvenini yeniden tesis edebilir.

Bugün atılması gereken adım nettir: geçmişin yüklerinden arınmak, şeffaf ve hesap verebilir bir siyaset anlayışıyla yola devam etmek. “Derhal arınmalı ve yoluna devam etmelidir” çağrısı, yalnızca bir uyarı değil, aynı zamanda yeni bir toplumsal taahhüttür.

YAZARIN DİĞER YAZILARI