TCMB, Nisan ayında politika faizini, Kahramanmaraş merkezli deprem ve TL’nin sert değer kaybıyla birlikte yıllık enflasyonun yüzde 50,51’e yükselmesine rağmen yüzde 8,50 olarak sabit bıraktı. Piyasa beklentileri de faizin bu seviyede kalacağı yönündeydi.
Geçtiğimiz yıl, TCMB toplamda dört toplantıda 500 baz puanlık faiz indirimi yapmıştı. Aralık ve Ocak aylarında politika faizini yüzde 9,00 seviyesinde sabit tutan banka, Şubat ayında beklentilere paralel olarak 50 baz puan indirerek yüzde 8,50’ye çekmişti. Mart ayında ise faizde değişiklik yapmamıştı.
Merkez Bankası’nın karar metninde, deprem vurgusu yapılarak şu ifadelere yer verildi:
“2023 yılının ilk çeyreğinde iç talebin, dış talebe kıyasla daha canlı olduğuna ve büyüme eğiliminde artışa işaret eden öncü göstergeler bulunmaktaydı. Depremin ekonomik faaliyet, istihdam, üretim ve beklentiler üzerindeki etkileri kapsamlı bir şekilde değerlendirilmektedir.
Depremin yakın vadede ekonomik aktiviteyi etkilemesi beklenmekle birlikte, orta vadede Türkiye ekonomisinin performansı üzerinde kalıcı bir etkisi olmayacağı öngörülmektedir. Öncü göstergeler, deprem bölgesinde ekonomik faaliyetin beklenenden hızlı toparlandığını göstermektedir. Büyümenin sürdürülebilir bileşenlerin etkisiyle yüksek seyrettiği ve turizmin cari işlemler dengesine güçlü katkı sağladığı belirtilmektedir.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz haftalarda yaptığı açıklamada, “Bu kardeşiniz iktidarda olduğu sürece faiz yükselmez, aksine sürekli olarak düşer. Enflasyon da faizle birlikte düşecektir” demişti.