CHP kurultayındaki şaibe iddialarının ardından başlatılan soruşturmada “Mutlak butlan” kararı verilebileceği beklentileri siyaseti hareketlendirdi. Mutlak butlan kararı ile görevin kendisine verilmesi halinde kabul edeceğini söyleyen CHP 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na farklı çevrelerden eleştiriler var. Bu eleştirilere geçtiğimiz günlerde kendilerini “Alevi aydınlar” olarak tanıtan bir grup isim de katıldı.
Ancak kimi eleştirilerin hakaret düzeyine varması kamuoyunda tepkilere de neden oluyor. Bütün bunlardan dolayı Kılıçdaroğlu’na desteğini açıklayanlarda var.
Bunlara 1996 ile 1999 yılları arasında faaliyet gösteren ve özellikle Aleviler arasında destek bulan Barış Partisi’nin kuruculuğunu yapan eski CHP Tunceli Milletvekili ve iş insanı Ali Haydar Veziroğlu da katıldı.
İran’ın başkenti Tahran’ı savaşa karşı terk etmedi
Ali Bey ile ortak bir dostumuz aracılığıyla konuştuk. Arayan ortak dostumuz Veziroğlu’nun Kılıçdaroğlu’na yönelik haksız eleştirilere üzüldüğünü ve bu konuda bir açıklama yapmak istediğini belirtti. Veziroğlu, başarılı bir iş insanı ve mühendis. Yıllardır sahibi olduğu inşaat firmasıyla yurtdışında önemli işlere imza attı. Kendisini aradığımda daha geçen günlere kadar bombaların patladığı İran’ın başkenti Tahran’daydı. Riske karşın işinin başını terk etmemiş. Kısaca oradaki durumu konuştuk. Telefon ve internet bağlantısında yaşanan kesintiler nedeniyle Kılıçdaroğlu’na yönelik haksızlıklara duyduğu tepkiyi içeren görüşlerini yazılı iletmek istediğini söyledi. Kısa bir süre sonra da ilettiği yazı elimdeydi. Hiçbir değişiklik yapmadan Veziroğlu’nun yazısını sizlerle paylaşıyorum.
“Kılıçdaroğlu’na terbiyesizlik yapanları uyarıyorum”
Değerli CHP’liler, CHP’li değilim, olmak gibi bir düşüncem yok.
Ayrıca siyasete mesafeli, Kemal Kılıçdaroğlu ile özel bir dostluğum yok.
CHP’yi kendi çıkarları için kullanarak Kemal Kılıçdaroğlu’na ve taşıdığı değerlere terbiyesizlik yaptıranları yapmamaları için uyarıyorum.
1- Vicdanı ve bilgisi olan hiç kimse Kemal Kılıçdaroğlu’nun bugün gündemde olan aktörlerden daha az CHP’li olduğunu söyleyemez.
2- Hiç kimse Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP’yi ve CHP’lileri akçeli işlere bulaştırdığını ifade edemez.
3- Kemal Kılıçdaroğlu’na altılı masada bazıları tarafından hainlik yapıldığı görmezlikten gelinemez.
4- Kemal Kılıçdaroğlu’nun politikada yükselmelerine vesile olduğu ve CHP’yi şahsi çıkarları için merdiven basamağı olarak kullanan bazı aktörler tarafından hançerlenmediği iddia edilemez.
5- Günümüzde yapay olarak estirilen rüzgâr ve döndürülen kasırganın CHP için değil, CHP’de varlığını sürdürmek isteyen politikacıların çıkarları için olmadığı düşünülemez.
6- Kılıçdaroğlu’na dün söylenen “Git evinde otur, torunlarınla zaman geçirdi.” Koro halinde bugün söylenen ise “Yargıya doğru olsa da, doğru olmadığını söyle”
7- Doğru veya yanlış şaibelerle anılacak CHP siyaseten başarılı olabilir mi? Tabi ki “hayır.” Çünkü CHP’nin kurumsal kimliğinin kırmızı çizgilerinden biri şaibesiz olmaktır.
8- Kemal Kılıçdaroğlu’nun beyanıyla dürüstlük elde etmiş CHP, Tayyip Erdoğan’ın eline kullanması için değerli ve önemli bir silah vermiş olacaktır. Dahası Tayyip Bey, CHP’li yöneticilerin verdiği bu silahı en etkili şekilde kullanacaktır. Demek ki silahı kullanan ile silahı verenin eşit derecede CHP’ye kötülük yaptıkları ortadadır.
9- Yargının gerekçeli kararı gerçek bilgi ve belgelere dayanması halinde partilerine karşı samimiyetle sorumluluk duyan ve ömrünce emek veren saygıdeğer gerçek CHP’lilerin tüm bu çirkinliklerde payı olanları saf dışı bırakarak Kılıçdaroğlu ile veya onsuz CHP’yi günün deyimiyle kendi fabrika ayarlarına dönmesini sağlamaktır.
İçten saygılarımla,
CHP Tunceli Eski Milletvekili
Barış Partisi Kurucu Başkanı
Ali Haydar VEZİROĞLU